Norveç fiyortlarında bir gölün üzerinde yüzen Salmon Eye enstelasyonu içerisinde bulunan IRIS Restoran ile sıra dışı bir gastronomi deneyimi sunuyor...
Salmon Eye, gezegeni sürdürülebilir deniz ürünleri ile nasıl daha iyi besleyebileceğimiz konusunda dünyaya ilham vermeye ve onları bilgilendirmeye adanmış bir deneyim merkezi. Çift kıvrımlı elipsoid tasarımıyla görsel olarak büyüleyici Salmon Eye, 1.256 ton ağırlığı, 25 metre çapı ve dört seviyeye bölünmüş 1.000,6 m2 alanıyla dünyanın en büyük girilebilir yüzer sanat enstalasyonlarından biri ve tesisin bir kısmı su altında bulunuyor.
Dünya yüzeyinin %71'i sularla kaplı, ancak dünyadaki kişi başına gıda tüketiminin yalnızca %2'si denizlerden kaynaklanıyor. BM, 2050 yılına kadar 10 milyar insanı beslemek için %56 daha fazla gıdaya ihtiyacımız olacağını tahmin ediyor. Aynı zamanda, arazi kullanımı artamıyor ve karbon emisyonlarının %67 oranında düşürülmesi gerekiyor.
Sondre ve Erlend, aile şirketleri Eide Fjordbruk'ta üçüncü nesil balık yetiştiricileri.Şirket bugün Salmon Eye isimli modern ve yüzer tasarımı ile dünyanın ilk ve tek Karbon-nötr sertifikalı somon üreticiliği ve sürdürülebilir deniz ürünleri hakkında araştırmalarda bulunuyorlar. Amaç, daha yüksek kalite ve daha az etki ile daha fazla gıda üretmek.
Tam bu noktada deneyimsel bir yemek deneyimi arıyorsanız Norveç'te bir gölün ortasında yüzen Iris Restoran sizlere unutulmaz bir gastronomi deneyimi sunuyor.
'Expedition Dining' konseptiyle hayat bulan restoran, Salmon Eye'ın içinde yer alıyor. Restorana Norveç'te göl kıyısındaki Rosendal kasabasından Hardanger fiyortunun buzlu siyah sularını geçerek bir tekne ile ulaşıyorsunuz.
Iris'teki deneyim, kelimenin tam anlamıyla bir yolculuk. Bu yolculuk önce Rosendal kasabasından bir tekne gezisiyle ve karşılama atıştırmasıyla başlıyor. Yüzen sanat enstalasyonu Salmon Eye'ın iskelesi aracılığıyla, akşam çok duyusal bir su altı deneyimiyle devam ediyor ve fiyortların ve sıradağların büyüleyici manzaralarının arka fonunda set tadım menüsüyle yemek odasında son buluyor. Akşamın sonunda ise konuklar Rosendal'ın tanıdık kıyılarına doğru başka bir tekne yolculuğuyla evlerine dönüyor.
Iris'in başında bulunan Danimarkalı baş şefi Anika Madsen, 17 yaşından beri restoran endüstrisinde yer alıyor ve özgeçmişi Roxie ve Fasangården gibi yerlerde baş şef pozisyonlarını içeriyor. Iris'in mutfak ilkeleri aynı sorular etrafında dönüyor: Küresel gıda sistemine yönelik en büyük tehditler nelerdir? Sektörü korumak ve sürdürmek için hangi yenilikleri kullanabiliriz?
Siz de dünyada türünün tek örneği olan Salmon Eye'ın içerisinde yer alan IRIS Restoran'ı ziyaret etmek isterseniz yolunuz Norveç'e düştüğünde aşağıdaki linkten rezervasyon yaptırabilirsiniz.
Comentarios